Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Malzeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Materyal
- Sezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissettirmek
- Yeniden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Tazeden, Gene, Yine, Bir Daha
- Kâkül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçem
- Kombinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertip
- Solungaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galsame
- Meknuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklı
- Tahakkuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekleşme, Hayatileşme
- Asitane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstanbul
- İltica kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Kızamık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılca
- Hırslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Leçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başörtüsü
- Tartışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübahase Etmek, Münakaşa Etmek
- İmparatoriçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlhatun
- Üleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bölünmek, Bölüşmek, Paylaşmak
- Adına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına, Namına, Yerine
- Aferist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalavereci, Çıkarcı
- Emcek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meme
- Sıkılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalmak, Utanmak
- Sirrus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçak Bulut
- Gevşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Hoşlanmak, Sakinleşmek, Sevmek, Tavsamak, Yatışmak, Yumuşamak
- Gaita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı
- Vuruşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsademe, Dövüş
- Mahrukat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt
- Şarkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solist, Okuyucu, Hanende, Muganni, Muganniye, Aydımcı
- Şebeke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Kanalizasyon, Kuldur Destesi, Örgüt, Kimlik Kartı
- Çalıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koç, Antrenör
- Demo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Aylakçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avarelik Aymak
- Yaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış
- İtila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Belleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilim Dergisi
- Meğerse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Mahzurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakıncalı
- Kalp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, Gönül, Hatır, His, Sadır, Sahte, Sevgi, Tembel, Yürek
- Huzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti
- Sıkıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı
- Amudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey
- Nefis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Hoş, Güzel, Kişilik, Çok Hoş, Oflaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü