Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Skca ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Geçişsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım, Tesirsiz
- Suikast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komplo, Yağınma, Yağınç
- Diremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Direnmek, Durdurmak
- Geçmelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müruriye
- Görgüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çakal, Hıyar, İlkel, Kabak, Tor, Yavan
- Gözlemevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rasathane
- Tutukevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevkifhane, Dam, Tomruk, Hapishane, Cezaevi, Mapushane
- Torlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Genç, Toy, Hergele
- Taziye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başsağlığı
- Kök Salmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Balkır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı, Şimşek
- Fütursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz
- İstibdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Zorbalık, Sınırsız Monarii, Despotluk, Keyfe Bağlı Yönetim
- Cisim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Gövde, Beden, Vücut, Varlık
- Otomatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdevimsel, Kendiliğinden
- Tedvin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek
- Bükülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim
- Sancak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Toplu İğne
- Milletlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
- Tasfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma, Temizleme, Ayıklama, Özleştirme
- Çağırtmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tellal
- Kavrulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
- Güven Oyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtimat Reyi
- Cehennem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamu, Tamag, Tamağ, Tamuk, Tamug
- Işıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Projektör
- Çalıdikeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Çalı
- Afiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Keyif, Sağlık
- Fail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
- Gemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vapur, Tekne
- Göz Erimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk
- Örgütlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilatlanmak
- Bitli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
- Geri Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak, İade Etmek
- Havuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Yerkökü
- Öge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahi; İlke, Unsur, Eleman
- Zorba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi, Baskıcı, Acımasız
- Mücevherci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyumcu
- Durmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Hareketsiz Kalmak, Beklemek, Dayanmak, Dinmek, Eğlenmek, Kalmak, Kesilmek, Yaşamak, Yüzmek
- Rezerve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtımlı
- Supleman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü