Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mazbut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Derli Toplu, Ahlaklı, Düzgün, Yazılmış
- İşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
- Değişici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
- Karakteristik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksel, Özyapısal
- İstihfaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçümsemek
- Kavlen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözle
- Ferman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir, Padişah Buyrultusu, Yarlık
- Çakal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz, Kurnaz, Titiz
- Doğmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Gelmek
- Habis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz; Tehlikeli, Kötücül, Kötü
- Kotlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifrelemek
- İçrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklı, Batini
- Koşum Takımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşum
- İki Paralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Devrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak
- Ayrım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma İşi, Fark, Sekans, Kıvrım, Tefrik, Başkalık, Alt Bölüm, Ayrılma Noktası
- Yasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanun
- Pragmatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsal
- Öteki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Diğeri, Öbür, Öbürü, Sair
- Döl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Evlat, Nesil, Tohum, Yavru, Zürriyet
- Onursal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahri
- Kıymetlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek
- Semptom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti
- Şebnem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
- Acente kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşletme, Temsilci
- Layık Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Telafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılama, Giderme
- Tahkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılama, Onur Kırma, Hakaret Etme, Küçükleme
- Asimilasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşme, Özümleme, Eritme
- Derebeylik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feodalite
- Sıkıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı
- Aciz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Beceriksizlik
- Koruncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfaza
- Ağırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
- İzhar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Göstermek
- Kaytarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Vermek, İşten Kaçmak, İade Etmek, Reddetmek
- Olağanüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Dehşet, Fevkalade, Gayriadi, Harikulade, Mucize, Sıra Dışı
- İzmihlal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
- Borç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
- Gümbedek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birdenbire
- Atelye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü