Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mazbut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Derli Toplu, Ahlaklı, Düzgün, Yazılmış
- Norm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgü, Genkural, Yerleşmiş Ölçü, Yasaya Uygun Durum
- Müessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Etkili, Sonuçlu; Etken, Etkin
- Karşılık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Karşılamak
- Dinamik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Canlı, Devingen, Etkin
- Nadide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görülmedik, Değerli, Az Bulunur
- Kemikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska
- Bindirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zam
- Berceste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Latif, Seçme
- Becermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Uydurmak
- Anıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak
- Halihazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiki Durum, Bugünkü Durum
- Kütüphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitaplık, Kitap Sarayı, Kitap Evi
- Omurilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nuhal Şevki, Murdar İlik
- Hâllenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- İrmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri Un, Yarma
- Devinim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Aksiyon
- Denek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denenmiş, Mücerrep
- Mabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Eşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Aynı, Muvazeneli, Beraber, Müsavi, Tay
- Çan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng
- Çete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuldur Destesi
- Kıpırdanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
- Selikalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu
- Eğitici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürebbi
- Kucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aguş, İç, Koyun, Ocak, Ortam
- Sevilmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtici
- Muhavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Zorba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi, Baskıcı, Acımasız
- Talak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşama, Boşanma
- Sel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın Su, Baskın, Yığın
- Fotometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
- Martaval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra, Yalan, Uydurma Söz, Mantar
- Depreşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüksetmek, Canlanmak, Kanamak, Tepmek, Uyanmak, Üstelemek
- Meyletme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayül
- Azmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölcük, Bataklık, Taşkınlaşmak, Kirincimek, Hızlanmak, Kabarmak, Taşmak, Taşmak
- Vikaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma
- Agâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilir, Bilgili, Haberli
- Nasip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Kavuşmak, Ulaşmak
- Mugayir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı
- Diskur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylev, Söylem, Nutuk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü