Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Talip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek
- Sağalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, İyi Olmak
- Vefakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefalı
- Soy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cins, Çeşit, Damar, Ev, Evlat, Irk, Kan, Köken, Ocak, Sülale, Tür, İrs
- Namuslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru
- Detant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşama, Gerginlik Azalması
- Gümüş Varak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varak
- Zarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyan, Mazarrat, Dokunca, Hasar, Hüsran, Zayiat, Eksilme
- Reha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- Vandöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı
- Öldürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katil
- Âlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Fevkalâde, Pek İyi, Güzel
- Takılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
- Resmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek, İşlemek
- İstismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma
- Sayılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut, Önemli, Belirli, Az Görünen, Sayılmış
- Sumen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Altlığı
- İstimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanma
- Envai Çeşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevbenev
- Kronometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreölçer
- Elips kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Eğri, Katı Nakıs
- Şevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heves, İstek, Neşe, Sevinç, Arzu, Sevgi
- Gülücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebessüm
- Füturist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemezci
- Melanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş
- Değerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önem Vermek, İtibar Etmek
- Dengelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarazlaştırmak
- Sökel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta, Malul, Güçsüz
- Dokunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ellemek, Batmak, Değinmek, Değmek, Dürtmek, Etkilemek, İlişmek, İlmek, Karıştırmak, Koymak, Sataşmak, Temas Etmek, Vurmak, Zarar Vermek
- Fezleke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Özet
- Akar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıcı, Akışkan, Sıvı
- Naklen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktararak, Canlı
- Masaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovum
- İftiracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Hoşnutluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Kol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Branş, Dal, Destek, Dizi, Düzen, Grup, Kanat, Karakol, Kısım, Şube, Tutacak
- Mangiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Mafevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Yukarı
- İzanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışlı
- İş Bırakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grev
- Er Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü