Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mcevherat ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Müteahhitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenicilik, Bağıtçılık
- Polat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelik
- Asıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Kök, Öz Kendisi, Kaynak, Köken, Çıkak, Gerçeklik, Doğruluk, En Çok, Başlıca, Ana, Cevher, Cins, Esas, Hakikat, Hamur, Mahiyet, Nesep, Özgün, Soy, Temel, Üs
- Salyangoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sümüklü Böcek, İlbiz
- Töhmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlama, Kabahat
- Vurgulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazara Çattırmak, Belirlemek, Damgasını Vurmak
- Silsile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıra, Soy Sop, Atalar
- Gevşek Ağızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Yuvgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdane
- Zafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Arıklık, Güçsüzlük, Dermansızlık
- İhtimal Ki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galiba
- Esami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adlar, İsimler
- Tehlikeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Ciddi, Korkulu, Kötü, Netameli
- Güvenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven, İtimat, Kıvanç
- Tedai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrışım
- Mahdut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı, Az, Basit, Dar, Kısıtlı, Sayılı, Çevrilmiş, Az Sayıda
- Sepi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dabaklık
- Sağınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darıkmak, Özlemek
- Yaldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zer, Zerli
- Cilalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatmak, Övmek
- Münteşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
- Evli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteehhil
- Bilgelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Hikmet, Vukuf
- Bastırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Cezve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahvedan, Kahvedanlık
- Büzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek, Buruşmak, Kırışmak, Ufalmak
- İhtimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki
- Vınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vıyıldamak
- Özgeçmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Yaşam Öyküsü, Otobiyografi
- Müntehap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçme
- Ayıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe
- İstibdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Zorbalık, Sınırsız Monarii, Despotluk, Keyfe Bağlı Yönetim
- Tartaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalanmak
- Zıpzıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
- Konfor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık
- Muhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
- Platonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Platoncu, Düşsevisel, Eflatuni
- Serzeniş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Saz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Çalgı, Kamış, Kopuz, Hasırotu, Bağlama, Telli Çalgı
- Obsesyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takınç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü