Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Demek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
- Düzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
- Ölümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fani
- Şasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve; Otomobil İskeleti
- Bayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kart
- İcraiye Komitesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
- Deterjan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çamaşır Tozu, Arıtıcı
- Atıfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Lütuf
- Tutuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf
- Seyirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı
- Ajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Soru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sual
- Refetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yukarı Kaldırmak, Ortadan Kaldırmak, Gidermek
- Şahsiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişilikli
- Şartlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullanmak, Güdülenmek
- Çakıl Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakıl
- İçgüdüsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyaki
- Kraliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Krallık
- Murahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Salgıt
- Gecikme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rötar, Tehir
- Sezinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezmek
- Gerçekleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Yapmak
- Parafin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
- Terkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadak
- Karısı Köylü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıbık
- Feylesof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Düşünür
- Faiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nema, Ürem, Getiri
- Mat Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşalamak
- Öksüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anası Olmayan, Kimsesiz, Yetim
- Pille kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kademe
- Kudurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Sarkık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmış, Sölpük
- Düzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Uydurmak
- Hatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Durum, Gönül, Hafıza, Hâl, Kalp, Keyif, Sevgi, Yâd, Yâddaş, Zihin
- İçli Dışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senlibenli, Teklifsiz, Samimi
- Sanatkârca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatkârane
- Baş Bezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mendil
- Lakap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma Ad, Müstear
- Aday kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namzet
- İltihaplı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılı
- Koltuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Makam, Sandalye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü