Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mesnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Dayanak, İstinat, Makam, Mevki, Orun
- Cürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Yanlışlık, Kusur, Hatadan Doğan Durum
- İnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
- Barışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
- Gece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam, Geceleyin, Tün, Şeb
- Ayrı Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Buat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutu
- Sanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Zanaat
- Cafcaflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Şatafatlı, Karışık, Tehlikeli
- Oluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Vuku, Tekevvün
- Merhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
- Fevvare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıskiye
- İşporta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergi; Açıkta Yapılan Satış
- Aşağı Yukarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşık, Takribi, Tahminen
- Recim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşlama, Taşa Tutma
- Üstler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkân
- Yazmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Kaydetmek, Sermek, Söylemek, Haber Vermek
- Bitirilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlanmak
- Hanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Hol, Sofa
- Jeomorfolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeybilimci
- Maharet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk
- Sakince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usulca, Sakin
- Hatalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Suçlu, Yanlış
- Stabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Düz, Kararlı, Oturmuş, Sağlam
- Farazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsayımsal
- Uydurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
- Ortaklaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikli, Kolektif, Müştereken, Birge, Birlikte
- İvecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Toplumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumla İlgili, Topluma İlişkin, İçtimai, Maşerî, Sosyal
- Galebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Çokluk, Yengi, Üstünlük
- İnzimam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Üstelemek
- Kır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz, Çal; Sahra; Yazı
- Nallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavlamak, Öldürmek
- Yüce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek
- Başgöz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirrnek, Birleştirmek
- Tahsildar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vergici
- Öğütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Çiğnemek, Ezmek
- Orantılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Uzaktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahsen
- Gelişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Tekâmül, İlerlemek, İnkişaf Etmek, Palazlanmak, Parıldamak, Serpilmek, Şişmanlamak, Yetişmek
- Aklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü