Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mesut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Ongun, Saadetli, Berhudar, Bahtiyar
- Çıngar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
- Dürüşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı, Sert
- Doruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zirve, Şahika
- Segmantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesimleme
- Güdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovalamak
- Mahzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı Deposu
- Dayanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Destek, İstinatgâh, Mesnet, Zemin
- Mucrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Mezbaha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesimevi, Kesimhane, Sallakhane, Kanara
- Boyunbağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kravat, Kolye
- Bomoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kollu Hamam Havlusu
- Telef Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Eşarp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı, Baş Örtüsü
- Mükellefiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlü
- Tabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Deyim, İfade, Yorma, Yorum
- Geniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Enli, Engin, Ferah, Çok, Gen, Koca, Rahat, Yaygın
- Beyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ, Akıl
- Kasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
- Çizi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Davranış, Tutum
- Yeteneksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf
- Tembih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Uyarmak
- Alarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin
- Nahif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Zayıf
- Keşikçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
- Heba Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşa Gitmek
- Dikici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
- Rast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Düzgün, Tesadüf
- Başörtüsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Leçek
- Katolunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Zarif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazik, İnce, Hoş, Albenili
- Katiyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiçbir Zaman, Asla, Kesinlikle
- Organik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Örgensel, Tabii, Uzvi
- Sanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanlı, Günahkâr, Taksirkâr, Maznun
- Abırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayalı, Hürmetli, İsmetli, İtibarlı, Münasip, Namuslu, Nüfuzlu, Selikalı, Utangaç, Yakşı
- Yolukucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı
- Kendince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Nezdinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanında, Katında
- Hadden Artık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Necat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- Mezbele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süprüntülük, Çöplük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü