Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Miralay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Albay
- Değnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sopa, Çomak, Cop, Çubuk, Matrak
- Sağaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi
- Dökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
- Arzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heves, İstek, İsteme, Dilek, Yönelme, Eğilim, Gönül, Rağbet
- İtlaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Yok Etme, Telef Etme
- Sobe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Oval, Beyzi
- Otosansür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
- Sucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saka
- Meymenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğur
- Puslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Bulanık, Donuk, Dumanlı
- Kürsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Sandalye
- Kıstas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Miyar, Ölçüt
- Mukaddesat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsallıklar
- İftira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsnat, Kara, Tezvirat, Kara Çalma, Bühtan, Karacılık
- Cadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Caduger
- Sevdalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Vurgun
- Cümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümce, Dizge, Sistem, Bütün, Hep, Herkes, Cemi, Sözcük Dizisi
- Buhurdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tütsülük
- Islanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşarmak
- Vantilatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Estireç, Yelletke, Fan, Fırıldaklı Yelpaze
- Acar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılgan, Çevik, Enerjik, Cesur, Becerikli, Gözü Pek, Açıkgöz, Yeni
- Semptom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti
- Öğle Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle, Zeval Vakti, Öğleyin, Öğlende, Gün Ortası, Nısfınnehar, Günorta Çağı
- Duruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi, Sekte
- Kep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Dil Yarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgınlık; Gönül Yarası
- Yangı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltihap, İrin
- Bezen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs
- Anlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak, Sözleşmek, Kavilleşmek, Bağdaşmak, Kaynaşmak, Uzlaşmak, Barışmak, Geçinmek
- Meme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs
- Hırtapoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem, Şaşkın
- Kösele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gön
- Derun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül, İç, İçeri, Öz, Ruh, Yürek
- Efüzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızınım
- Belirteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarf
- Söyleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam
- Muganni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı
- Görmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben
- Özne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Müptedi
- Deneysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü