Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muazzam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koskoca, Görkemli, Güçlü, Önemli, Koca
- Hırpalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Tepelemek, Örselemek
- Peşinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardından
- Avlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalanmak, Avcılık Etmek
- Öğretim Yardımcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Cüce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur, Bacaksız, Bücür, Civciv
- Mıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Mismar, Üvendire
- Kazanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nail
- Boyun Bağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kravat
- Parlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak, Şıkırdamak, Yanmak
- Antrakt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara
- Hayatağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Kellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçsızlık, Dazlaklık
- Asıntı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
- İdrar Torbası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavuk
- Fecir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tan Vakti, Gün Ağarması
- Gangster kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydut
- Alim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Bilgin
- Rekzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikmek, Kurmak, Saplamak
- Ortaağırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortasıklet
- Katletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
- Gebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
- Devrimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkılapçı, İhtilalci
- Çakırkeyif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Sitayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övme, Övüş
- Buruşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırış Kırış, Pürüzlü, Kıvrım Kıvrım
- Benlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişilik, Şahsiyet, Kendilik, Gurur, Kibir
- Maral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ren Geyiği, Dişi Geyik
- Hasebiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayısıyla, Ötürü, Den Ötürü
- Küflü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne
- Büyüklük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrilik, Kocamanlık, Çap, Devlet, Heybet, İhtişam, Oran
- Uğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
- Gemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vapur, Tekne
- Kılükal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dedikodu, Söylenti
- Belirti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, İşaret, İm, Simge, Sembol, İpucu, Belgi, Araz, Nişane, Emare, Gösterge, Koku, Nişan, Tezahür
- Halt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat Etmek, Sefihlemek
- Orijinallik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgünlük
- Büyük Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Baba, Dede
- Sıhhiyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkçı
- Köklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- Şaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydut, Kuldur, Soygunçu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü