Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muzaffer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yengici, Yenmiş, Üstünlük Elde Etmiş, Utkulu, Utkan
- Havyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürü
- Keriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Çirkef, Kumar, Pislik, Geriz
- Özlenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Özlem
- Tutukevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevkifhane, Dam, Tomruk, Hapishane, Cezaevi, Mapushane
- Gayzlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- İntibak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Uyarlama
- Böbürlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbür
- Kaygana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Omlet
- Sayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkık Örtü; Kulak Kepçesi
- Antoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçki
- Kül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Tüm
- Sezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
- Bando kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıka, Takım, Topluluk
- Uzuv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Organ, Unsur, Üye
- Tenezzül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
- Bağımsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstiklal, Özgürlük, Hürriyet
- Sergilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir Etmek, Nümayiş Ettirmek, Sergiye Koymak
- Solmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Ölmek, Pörsümek
- Muallime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen (Bayan), Bilimci
- İstirham Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek, Yalvarmak
- Şam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
- Nazariye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuram
- Yetişmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişkin
- Kortej kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tören Alayı, Topluluk, Alay, Maiyet
- Derbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
- Müphem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
- Günorta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
- Süreyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Oyunsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dramatik
- Kargışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lain
- İttifak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşma, Bağdaşma, Anlaşma, Bağlaşma, Birleşme, Oy Birliği
- Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamer, Mah
- Üniversite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darülfünun, Birdem, Fakülteler Birliği
- Hakeza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Böyle
- Katlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmer, Yufka
- Yaşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
- Devretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havale
- Çığır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Patika, İz, Keçiyolu, Meslek, Tarz
- Bilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrfan, Vukuf
- Geçenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Koridor
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü