Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Olcay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Talih, İkbal
- Termometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıölçer, Derece
- Güzeşte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
- Duvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Engel, Hisar
- Patinaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızaklama
- Cerahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrin, Yara
- Pirupak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertemiz, Lekesiz
- Gariplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaflık, Acayiplik, Elginlik, Kimsesizlik, Garabet
- Süzün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katkısız, Katışıksız, Halis
- Tahvil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştürme Belgiti, Değiştirme, Çevirme, Döndürme, Dönüştürme; Basılı Senet
- Enf Lüanza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Grip, Salgın, Nezle
- Gıda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besin
- Sığırcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirgekuşu
- Mantık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usbilim
- Belli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak
- Bir Tahtada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yekten
- Orijin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken
- İsteme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza
- Kuartet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dörtlü
- Sürdürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak, Olmak
- Yatısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nehari
- Mail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Eğik, Eğinik
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- Cummak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak
- Erkeklik Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Şarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolum, Yükleme
- Şaşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapıtmak, Şaşalamak, Şaşmak, Tanlamak, Hayret Etmek
- Soya Çekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım
- Kifayet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Yetmek
- Basılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
- Çığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kar Uçkunu
- Tekin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Rahat, Sakin; Soylu
- Üçayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sacayağı
- Yasak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Memnuiyet, Memnu, Haram, Ambargo, Kadağan, Yok
- Uzam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vüsat, Hayyiz
- Akça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Beyaz, Para, Nakit
- Tohum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil, Sülale
- Buket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gül Destesi, Güldeste
- Tepke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiilimünakis
- Bayağılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adileşmek, Kötüleşmek, İnmek, Düşmek
- Kaput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü