Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Szn ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Beğenmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
- Natür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğa
- Acı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
- İfrazat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salgı(lar), İrin
- Soytarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maskara, Telhek, Şaklaban
- Gayrimakul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma
- Makam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer
- Çilenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpinti
- Köşk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulübe, Kasır
- Anten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl
- Ne Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaç, Kaçar
- Peştamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Futa
- İsnat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayandırmak
- Lağım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanalizasyon, Sıçan Yolu, Geriz
- Sebil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Hayır
- Stratus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmanbulut
- Afişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri
- Açık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleni, Belirgin, Açılmış, Serbest, Aşikâr, Berrak, Boş, Çıplak, Münhal, Sarih, Somut, Vazıh, Zahir
- Himayecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltimas
- Namünasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
- Ateş Parçası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Canlı
- Çimke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, İbret
- Düzleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Düzelmek, Yatmak
- Nanıaziz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek
- Bakanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret, Vekâlet
- Yamyaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
- Zorlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üstelemek, Yırtmak
- Miktar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doz, Nicelik, Ölçü, Rakam, Oran
- Acılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik
- Sızlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak, Yakınmak
- Ot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, İlaç, Zehir
- Yükümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükellef, Borçlu, Memur, Mükellefiyetli
- Varyant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişke, Oyun, Bilmece, Efsane, Masal
- Esami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adlar, İsimler
- Küçülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Ufalmak
- Zerk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçilme, İçitim
- Oluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanal, Nav
- Murdarilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Omurilik
- Kefenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Ilıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıklaştırmak, Ilıştırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü