Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Patadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Bozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Aksak, Düzensiz, Hurda, Dargın, Berbat, Çap, Eğreti, Gergin, Kaput, Karışık, Kızgın, Kötümser, Ucuz
- Yaşam Öyküsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
- Allak Bullak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Altüst Olmuş
- Pekaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Ender
- Tutum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Ekonomi, Gidiş, Hâl, Hareket, Hareket Tarzı, Hesap, İdare, İktisat, Seçenek, Şekil, Tavır, Yol
- Menekşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benefşe
- Belirleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
- Beklenir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- Asabileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Sinirlenmek
- İskân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtlanma, Yerleşme, Yerleştirme
- Çapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Postacı
- Zahire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşlık, Tahıl, Azık
- Şehirleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme
- Sası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmuş, Mütefessih
- Oğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak
- Totalitarizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskıcılık
- Daüssıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evseme, Yurtsama
- Riyakârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük, Yaranma
- Parabol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai
- İmha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etme, Kökünü Kesme, Ortadan Kaldırma
- Uzlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Mutabakat
- Montaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kurgu, Takıştırma
- Büyüyememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek
- Sungu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Takdime
- Cidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Köstek, Zar, Çeper
- İçyüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahiyet, Zamir, Künh
- Derinlemesine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
- Umma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümit
- Temas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değinim, Dokunma, İlişki, Görüşme, Münasebet, Ulaşım, Değme, İlişki Kurma, Bağlantı, Ulaştırma, Bahsetme
- Paçoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe
- Sersemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sangılık
- Muhakeme Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Yargılamak
- Vatoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedibalığı
- İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek, Kaymak, Konaklamak, Ulaşmak, Uzamak, Varmak, Vurmak, Yıkılmak
- İşaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek
- Pılı Pırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Eşya, Eşya
- Tekörnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekbiçim, Yeknesak, Standart, Muttarit
- Hakir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Hor, Adi, Aşağı Görülen, Saygı Değmez, Yalımsız
- Yuvarlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gitmek
- Atışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa, Tartışma, Kavga
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü