Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürüyerek, Ayakla, Bilgisiz, Naşir, Piyade, Yaya
- Necat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- İtlaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Yok Etme, Telef Etme
- Telekomünikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uziletişim
- Sarmaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılmak, Kucaklaşmak
- Maruzat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyecek, Arz
- Tazelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilemek, Tekrarlamak
- Frengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenirce, Sifilis
- Cebretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- Laşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leş, Öleş
- Yaratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Gayritabii kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Sapık
- Yaşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
- Kokteyl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışım
- Medyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlu
- Lüzumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gerekli, Lazım
- Müsekkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırıcı
- Tükenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Erimek, Geçmek, Sönmek, Hiç Kalmamak, Sona Ermek
- Sağlıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım
- Çoklukla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
- Paşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı, Başmak
- Etüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Orantılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Hareketsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Ölü, Tek, Sabit
- Ön Bilgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mebadi
- Buçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım
- Deyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabir
- Tahrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazma
- Dizayner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarımcı
- Depo Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığmak
- Başnazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Dünyalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Mülk, Para, Servet
- Yenilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Mağlup Olmak
- Özet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Sonuç
- Egoistlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencillik, Hodbinlik
- Prensipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkeli
- Ataerkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pederşahi, Patriarkal, Atahakan
- Koltuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompliman
- Deneme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe, Test, Deneyim, Sınama
- Haneli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konutlu
- İstifham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soru
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü