Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
- Hatırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anılar
- Emcik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meme
- Soluklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- Vekillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
- Gönül Rahatlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur
- Dide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Sirkeleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Burjuvazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentsoyluluk
- Mülemma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaca, Karma
- Aylandız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokar Ağaç
- Parti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Kısım, Vurgun
- Imızganmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuklamak
- Yeçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözmek
- Şar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kent, Şehir
- Maç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşma
- Çağdışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne
- Kayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandal
- Erzak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Yiyecek
- Kazanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkmak, Galip Gelmek, Yenmek
- Kondu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecekondu
- Birkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Az Sayıda, Çok Olmayan, Bir Niçe
- İmtiyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık, Muafiyet, Bırakı, Gedik
- Kafadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemfikir, Meslektaş, Kafa Dengi
- Omuzlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
- Şömiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
- Beyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- İşlev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fonksiyon, Görev, Vazife, İş Görme Yetisi
- Fırdolayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepeçevre
- Batırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banmak, Gömmek, Mahvetmek
- Okuma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıraat
- İaşe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
- Zatülcenp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satlıcan
- Mini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Ufak
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Polip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahtapot
- Apotr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Kafa Dengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Taklitçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Maymun, Mukallit
- Kıskıvrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Muhkem
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü