Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
mtiyaz ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Undercover kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtülü
- Yaratma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk
- Cibin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasinek, Sinek
- Frekans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıklık, Tezlik
- Sahteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
- Realite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçeklik
- Konuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
- Eğik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmiş, Eğri, Meyilli, Mail, Şev
- Allah'a Ismarladık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşça Kal, Hüdahafız, Selamat Kalın
- Empresyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
- İzbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basık, Loş, Nemli, Kuytu; Sapa
- Mineral Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Suyu
- Tesis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kuruluş, Kurum
- Bok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı, Tezek, Kaka, Sıçmık, Güç Durum, Hor Görülen, Tiksinilen
- Toprak Kayması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heyelan
- Mühürcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
- Melce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınak
- Er Kişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek
- Sabıka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kaydiyat
- Tekit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstelemek
- Ilıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıklaştırmak, Ilıştırmak
- Âlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Cihan, Evren, Eğlence, Acun, Herkes, El Gün, Başkaları, Eller, Yabancılar, Çevre, Hava, Ortam
- Edilgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meçhul, Pasif
- Yöntemlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karar
- Kastor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kunduz
- Başörtülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarplı, Örtülü
- Manidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manalı
- Tatmin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doymak, Rahatlamak
- Müstebit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Yaşlılar Yurdu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
- Lüzum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Hacet, İcap, Gereklik
- Yumuşaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Letafet, Müsamaha
- Tatminkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyurucu, İkna Edici, Kanaatlendirici, Uygun
- Unsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, İlke, Unsur, Faktör, Öğe, Uzuv
- Optimist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimser
- Yadırgatıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaf
- Göveri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak
- Mukataa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
- Şok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü