Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sandıkça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfaza
- İki Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Hamile
- Zorbalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakküm
- Taşıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Vasıta
- Kavlıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
- Vade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühlet, Süre, Mehil, Erim
- Dokümanter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgesel
- Anlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal, İrfan, Vukuf, Zeki
- Öğrenim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maarif, Tahsil
- İrs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, Soyaçekim
- Met kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarma
- Çalma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibrit, Makas
- Hayret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Salkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serin
- Cahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Nadan, Bilmez, Toy
- Bir Kez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir
- Pinpon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı
- Kapsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havi Olmak, İhata Etmek, İhtiva Etmek, Şamil Olmak
- İhtişamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Vadeli Mevduat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Hesap
- Şen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenceli, Neşelendiren, Neşeli, Sevinçli
- Ötürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- İaşe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
- Ücra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapa, Uçra
- Beyzade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey Oğlu, Soylu Kimse, Nazlı Kimse
- Mıhlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimdik, Sabit
- Kalıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
- Nekes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı
- Cımbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Sürgün
- Sepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpmek
- Akseptans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabul
- Tehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme, Gecikme
- Susama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Açkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Cila, Perdah, Açar
- Doğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündoğusu, Şark, Maşrık
- Mütercim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmen
- Ağmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmak, Düşmek, Yükselmek, Yağmak, Kaymak, Akmak, Havalanmak, İnmek
- Gerçekleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teyit
- Yasmık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercimek
- Kızışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlenmek, Hareketlenmek, Artmak, Hızlanmak
- Kertme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü