Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Terbiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Eğitim, Görgü
- Statü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykel, Tüzük, Konum
- Peşkeş Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Etmek
- Defin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömme
- Muktebes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntılanmış
- İştahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
- Çıngıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakıl
- Veri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Data, Done, Muta, Malumat
- Gark Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Spot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin
- Nesiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doku, Yapı
- Elemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıklamak, Ayırmak, Çalkalamak
- Yaraşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
- Yüksek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Güçlü, Koca, Yüce
- Vazgelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek
- Görev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, İşlev, Resmî İş, Misyon, Fonksiyon
- Sakağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruam
- Ağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir, Zıkkım
- Beğeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevk, Gusto, Tabiat
- Çarpış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darbe
- Gebeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem
- Gerçekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Doğrudan, Fiilen, Hakikat, Hakikaten, Nitekim, Sahi, Sahiden, Yakinen
- Karşı Durmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Göğüslemek
- Güllü Kelem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karnabahar
- Şikâyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanan, Yakınmacı
- Çekimsenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçınmak
- Sessiz Harf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Bekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetçi, Karakolcu, Keşikçi, Nokta
- Serili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmış, Serilmiş
- Savunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa Etmek, Korunmak
- Özür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazeret, Kusur, Sakatlık, Elverişsizlik
- Lüzum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Hacet, İcap, Gereklik
- Taklit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansı, Özenti, Öykünme, Benzetleme, Benzeyen, Benzek
- İflah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Onma, Halas Olma
- Komik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülünç, Mezeli, Güldürücü
- Tevsik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgelemek, Ortaya Çıkarmak
- Tasvip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onama, Onaylama
- Tıpkı Tıpkısına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
- Sürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Tempo, Hızlılık, Çabukluk
- Silindir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubur, Yuvak
- Materyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü