Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Serpmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek
- Kapik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpek
- Fitnelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Yermek
- Merhametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdanlı, Acıyan, Müsamahakâr
- Buyurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emretmek, Almak, Demek, Etmek, Geçmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Söylemek
- Başkan Yardımcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadır Muavini
- Koz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceviz
- Sevim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi
- Şişinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak
- Bentlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlemek
- İstem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Talep
- Onarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamirat, Tamir, Restore Etme
- Koparmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Kapmak
- Sapak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayritabii, Anormal
- Davranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Hareket Etmek, Kalkmak, Yapmak
- Eziştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartaklamak, Tepelemek
- Anlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal, İrfan, Vukuf, Zeki
- Bağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs, Ahşa, Ciğer, Döş, Sine
- Cet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Dede, Büyük Baba
- Slogan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uran, Savsöz, Şiar, Propaganda Sözü
- Rabıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağ, Bağlantı, Düzen, İlgi, İlişki, Komünikasyon, Sıra, Ulaşım, Tutarlık
- Hempa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Omuzdaş
- Dubara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Oyun
- Bela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Musibet, Çile
- Bekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetçi, Karakolcu, Keşikçi, Nokta
- Prostat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestanecik
- Korunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak, Sığınmak
- Uyuşmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk
- Müfrid kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Yakıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Yakan
- Cızık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, İz
- Korkulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Kritik, Netameli, Tehlikeli, Vahim
- Saha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Arsa, Meydan, Yakut
- Üniversite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darülfünun, Birdem, Fakülteler Birliği
- Birader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilader, Erkek Kardeş, Arkadaş, Ede, Kardeş
- Dökülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Düşmek, Hasta Olmak, Kaplamak, Ulaşmak
- Albeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelgel, Alım, Çekicilik, Hava
- Şırakkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Müslim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Dair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, Ait, İlişkin, Hakkında, Konusunda, Bir Şeyle İlgili, Bir Şey Üstüne
- Gaflet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymazlık, İhtiyatsızlık, Dalgınlık, Dikkatsizlik, Uyku
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü