Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Seleksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçme
- Yâren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yakın Dost
- Çare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
- Duygusal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hissi, Birey, Romantik
- Seremoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tören
- Serpuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Çevirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri, Muhasara, Sarma
- Deprem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
- Kırıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, İşve
- Müspet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
- Yıkılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Göçmek, Çökmek, İnmek, Yığılmak, Yok Olmak, Devrilmek, Defolmak, Mahvolmak, Yenilmek
- Haylaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayta, Afacan, Çapkın, Hınzır, Nadinç, Yaramaz
- İmanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnançlı, Mümin
- Cadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Caduger
- Şekva Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Yamukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğiklik
- Bidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyduruk
- Kümelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topalaşmak, Yığılmak
- İstikrarsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
- İflas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batkı, Fiyasko
- Kriter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüt, Kıstas
- Nümayende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Temsilci
- Hallolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak
- Yaradan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Tanrı, Hakk
- Yoğurt Çiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Papatya
- Emülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütsü, Duyarkat
- Böhtan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
- Tedavi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Derbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
- Sataşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
- Gücenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak
- Ketenpere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Hamle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet
- Yüzölçümü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesahai Sathiye
- Çağ Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne, Muasır Olmayan
- Uyuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Mürgülemek
- İmtihan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak
- Kazanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
- Bakış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazar, Göz
- Milyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekmen
- Tahribat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Yıkımlar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü