Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Septik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
- Matine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündüz Seansı
- Mecelle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap
- Lağvetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feshetmek, İlga, Kaldırmak
- Fıtrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilkat, Yaradılış
- Topluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Cemaat, Cemiyet, Ehil, Sosyete, Toplum, Zümre
- Başı Dinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Kâse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çanak, Piyale
- Karılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak
- Hımbıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Budala, Tembel, Uyuşuk
- Bozgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Uçarı, Yenilgi, Hezimet
- Zorunluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik
- Çer Çöp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döküntü, Süprüntü, Zir Zibil
- Fenomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Görüngü, Olay
- Görünme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Tebarüz, Tezahür
- Muaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü
- Zarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyan, Mazarrat, Dokunca, Hasar, Hüsran, Zayiat, Eksilme
- Fiyasko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarısızlık, İflas, Muvaffakiyetsizlik
- Geçerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Sanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birsam, Halüsinasyon
- Kökler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usul
- Pastoral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çobanıl
- Bar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pas
- Şüphe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Şaibe, Şek, İşkil
- Dâhili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç
- Sağlam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Kusursuz, Berk, Ciddi, Dayanıklı, Dek, Dinç, Gürbüz, Güvenilir, Metin, Muhakkak, Muhkem, Oturaklı, Pek, Üstelik, Zinde
- Layık Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Kimsesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Gariban, Garip, Öksüz
- Dişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Arkalı, Koruyuculu
- Halt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat Etmek, Sefihlemek
- Ufunet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pis Koku, Yangı, Cerahat, İrin
- Dazlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daz, Kabak
- Şikâyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanan, Yakınmacı
- Haykırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Seslenmek, Bağırmak,
- Beyaz Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
- Yenilgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağlubiyet, Bozgun, Hezimet, Yenilme
- Ağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir, Zıkkım
- Monist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekçi
- Öte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst
- Meşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Kaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü