Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Potansiyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizil, Gizil Güç
- Ve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ma
- Aksak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topal
- Sıkıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı
- Ağrımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Tutmak
- Darağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sehpa, İdam Sehpası
- Eskrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıç oyunu
- Andırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Benzemek, Çalmak, Kaçmak, Okşamak, Yaklaşmak, Birine Çekmek, Hatırtatmak
- Komünikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, İletişim, Rabıta, Ünsiyet, Haberleşme
- Teşrifat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Protokol
- Gündüzsefası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahkaha Çiçeği
- Cimrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pintilik, Eli Sıkılık
- Sahra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Çöl, Ova
- Müsabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarışmacı, Karşılaşmacı
- Çingene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Cimri
- Tesviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek, Vermek
- Ozanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şairane
- Arakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırsız
- İçgüdü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyak, Şevki Tabii
- Emanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Mevduat, Ruh, İnam, Vedia
- Delege kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murahhas, Elçi, Nümayende
- Asistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Pat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yassı, Basık
- Zayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Yitik, Boş, Yararsız
- Üremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek
- Bekletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Platonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Platoncu, Düşsevisel, Eflatuni
- Aşılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Köşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemenici, Ayakkabı Tamircisi
- Belkili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Muhtemel
- Mani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Önleyici
- Hemcinslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türdeşlik
- Motto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkesöz, Slogan
- Tatbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliye, Pratik, Yerine Getirme, Kullanma, Karşılaştırma, Uygulama
- Zeyreklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zekâ
- Kâhil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişkin
- Bulutsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nebülöz
- Sefahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Uçarılık
- Yapılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- En Az kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asgari
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü