Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
kembe ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Kusur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
- Yedinci Sanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
- Diyelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehçe
- Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
- Kaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz, Özensiz, Abullabut, Çirkin, Ham, Hantal, Kabak, Kalas, Kötü, Köylü, Nadan, Yoğun, Yoz, Sakil
- Zarf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirteç, Kap, Kılıf, Sarma
- Eklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksesuar
- Orostopolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Dolap
- Vazife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
- Sınırdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemhudut
- Meğerse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
- Tanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlama, Tarif Etmek
- On Paralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiç
- Eritme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal
- Civan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Genç
- Aldatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Hıyanet, Şike
- Sarhoşluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esriklik
- Tevkif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Tutuklamak
- İbra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Ehlidil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rint, Kalender, Gönül Eri
- Rastlanmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksilmek
- Tehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme, Gecikme
- Beğenmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
- Zühal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekendiz, Satürn Venüs
- Pompalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek
- Paçavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cındır, Çaput, Eski
- Fenomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Görüngü, Olay
- Halis Muhlis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz
- Uçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmuş, Solmuş, Hafif, Kabarcık, Soluk, Solgun
- Mızrap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Kemik, Maden, Tezene
- Faks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
- Yargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm, Karar, Kaza, Mahkeme
- Yüzyıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asırlık
- Düzenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakal, Düzenbaz, Oyunbaz, Oyuncu, Hileci
- Kırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katliam
- Eflak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökler
- Anıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezdirmek, İma Etmek, Telmih
- Pıtrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Sık
- Karmaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Kompleks, Mürekkep, Mudil
- Hareketsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü