Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Serpilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
- Ana Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okyanus
- Ateş Balığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
- Tahassun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Su Sığırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Münfesih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Müşahede Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek
- Dayanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaslanmak, Abanmak, Çullanmak, Çekmek, Dinmek, Durmak, Gelmek, Gitmek, Götürmek, Güvenmek, Hazmetmek, Sabretmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek, İstinat Etmek, İptina Etmek, Mukavemet Etmek, Tahammül Etmek
- Taksir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm
- Şut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş, Atış, Darbe
- Monizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekçilik
- Tescil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazma, Kütüğe Geçirme
- Tanıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat, Beyyine, Delil
- Sınai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstriyel, Uransal
- Oyalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Avunmak, Beklemek, Eğlenmek, Sallanmak
- Gayrimenkul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emlak
- Lades kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcür
- Lodos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney, Boz Yel, Ak Yel
- Açık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleni, Belirgin, Açılmış, Serbest, Aşikâr, Berrak, Boş, Çıplak, Münhal, Sarih, Somut, Vazıh, Zahir
- Tezvirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böhtan, İftira
- Lalettayin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Rastgele, Sıradan
- Engebelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Öldürülen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktul
- Halik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratan, Allah
- Sözcük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Lügat, Söz
- Terütaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe
- Pörsümüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Porsuk
- İcazet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, İzin, Müsaade, Onay
- Danış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşavere
- Omuzdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Hempa
- Refah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gönenç, Genlik, Geçim Genişliği
- Eşref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Kutsal, Çok Onurlu, Çok Şerefli
- Tereddi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
- Sözlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lügat
- Dinamometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç Ölçer
- İşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
- Şimdilerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bugünlerde
- Rulo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pasta, Tomar
- Söylenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rivayet, Söz, Haber
- Zorlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üstelemek, Yırtmak
- Paşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı, Başmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü