Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
- Defo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Kusur, Özür
- Çelim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet
- Lezzet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tat, Tadım, Haz, Tat, Zevk
- Aykırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Karşıt, Münasebetsiz, Uymayan, Çapraz, Huysuz, Marjinal, Çap, Muhalif, Tersine, Zıddına
- Sonraları kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilahare
- Kararlaştırılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen
- Işıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Projektör
- Şinanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Memnunluk; Cicili Bicili
- Sıçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fare
- Yaya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piyade, Ayakla, Geçici, Yayan
- Çulsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız
- Âdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, İnsan, İnsanoğlu
- Körpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taze, Genç, Güzel, Hoş
- Vesika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Senet
- Bilinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ, Şuur, Zihin
- Önem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehemmiyet, Hüküm, Yer
- Blender kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırıcı
- Tanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- Karakaçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
- Yermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Pislemek, Sövmek, Tiksinmek, Zemmetmek
- Yok Yoksul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir
- Uygulanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- Cambaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akrobat, Kurnaz, Hileci, Hilekâr, Usta
- Bilmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmaca, Muamma
- Kümelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topalaşmak, Yığılmak
- Pılı Pırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Eşya, Eşya
- İlkokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptidai Mektep, İlk Mektep, İptidai, Beş
- Devrisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertesi
- Büyük Bacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abla
- Halüsinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsanı
- Niyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Maksat, Nabız, Tasavvur, Amaç, Tasar, Kurma, Yasanlama, Yasan
- Anıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezdirmek, İma Etmek, Telmih
- Esirgemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Bağışlamak, Himaye Etmek, Sakınmak, Saklamak, Diriğ Etmek
- Mermi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Kurşun
- Irgamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak
- Kefaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet
- Jön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç
- Şirpençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban
- Aktarma Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakliyat Değişmek
- Rekor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Üst Derece
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü