Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Elim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Aşiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oymak, Uruk, Boy, El, Tayfa
- Biperva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkusuz, Çekinmez
- Doğu Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkiyat
- Conta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtaç
- Nevaziş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltifat
- Boşaltım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfrağ
- Yeknesak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Monoton
- Birleşmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürekkep
- Sahiden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Sıyırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece
- Hoca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahunt, Molla, Muallim, Öğretmen
- Kıymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğramak, Esirgememek, Zulmetmek
- Makaslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Konfirme Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Çökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Oturuvermek, Basmak, Batmak, Çömelmek, Çürümek, Göçmek
- Halaskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velinimet
- Ümitlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umutlanmak
- Vazetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
- Dergi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecmua, Sütun
- Süel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askeri
- İşbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgüzar
- Gün Batısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı
- Mukaddime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Ön Söz
- Teşhis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişileştirme, Tanı, Seçme, Tanılama
- Sair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Öbür
- Entel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiç
- Çatlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarmak, Kıskandırmak, Sıkıntı Vermek
- Taş Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
- Taslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Satmak
- Ayvaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek Eş, Koca
- Anıtsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Balta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nacak
- Dayanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaslanmak, Abanmak, Çullanmak, Çekmek, Dinmek, Durmak, Gelmek, Gitmek, Götürmek, Güvenmek, Hazmetmek, Sabretmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek, İstinat Etmek, İptina Etmek, Mukavemet Etmek, Tahammül Etmek
- Şiddetlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek, Pompalamak
- Kıytırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Bayağı, Değersiz
- Geçinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Maişet
- Muallak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı; Bağlı, Bağınlı
- Medcezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
- Hikâyeler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısas
- Cimri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
