Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Irgamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak
- Nazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiir, Koşuk
- Şule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalım
- Anot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozitif Elektrot, Artı Uç
- Mezarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömütçü, Sinci
- Kavruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Peşkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havlu, Peçete
- Kanuni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasal
- Yakalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
- İçki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cam, İçecek, İspirto, Tütsü
- Ağız Tadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, İyi Geçinme, Kemaliafiyet
- Az Daha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neredeyse
- Ademiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Ziya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Aydınlık, Nur
- Uğruna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- İlerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak, Yürümek
- Gariban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Garip, Kimsesiz, Zavallı
- İnak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nas, Dogma
- Hamilelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebelik
- Avatar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Profil, Mevcudiyet, İnmek
- Tamuğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Sıkıntısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Hafif
- Kaynaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek, Sıkı Fıkı Olmak, Hareketlilik, Hareket Etmek
- İta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verme, Ödeme
- Suistimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet, Suiistifade, Kötüye Kullanma, Yolsuzluk
- Bloke Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak
- Komşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitişik, Mücavir
- Bunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım, Sıkıntı
- Çekecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerata, Tabankeş
- Muafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık, İmtiyaz
- Kapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Gizli, İçe Dönük, Müphem, Örtülü, Saklı, Zımni, Mahsur, Münhasır
- Fiyatlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak
- Frame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
- Tümör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Vejetasyon, Bağa, Neoplazma
- Lağvetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feshetmek, İlga, Kaldırmak
- Başkaldırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Ayaklanma, Kalkışma, Başkaldırma, Karşı Gelme, Kozgalan
- Nom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanun, Yasa
- Cesaretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Pek, Gözü Kara, Yürekli
- Abuk Subuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Sabuk
- Değme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Her, Rastgele, Seçkin, Seçme, Temas
- Karşılıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütekabil, Çapraz, Zikzak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü