Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Swift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı
- Yarışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsabaka, Rekabet, Yarış, Yarışım, Telâhuk
- Mırıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Homurdanmak
- İyileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkılap, Islah, Tedavi
- Diyalog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Anlaşma, Karşılıklı Konuşma
- Kayaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya
- Manidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manalı
- Yılgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- Erdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazilet
- Facia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
- Zatülcenp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satlıcan
- Kefenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Berbat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü
- Ören kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harabe, Virane, Harabelik, Kalıntı
- Acep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acaba
- Kişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Er, Erkek, Eş, İnsan, İsim, Koca, Nefer, Nüfus, Şahıs, Şahsiyet, Zat, Kimse
- Civar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöre, Havali, Mahal, Etraf, Ön, Yakın Yer
- Süt Beyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bembeyaz, Apak
- Kâhya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kizir
- Kıvançla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyetle
- Tanınmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, Yeni
- Kombinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertip
- Sansasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgalanma
- Yordamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Yakışıklı
- Saptırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Spekülasyon
- Halka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kangal
- Sarahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belginlik, Belirginlik, Açıklık, Aydınlık
- Uzanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Nitelik, Ölçü, Özellik
- Hazır Para kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakit
- Dingildemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Kuşkulanmak, Oynamak, Sallanmak
- Giranbaha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
- Havlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silgi
- İfrite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadaloz
- Tombullaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Alengir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Fiyaka, Gösteriş, Hile, Tuzak
- Celâdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Bahadırlık, Kahramanlık
- Kasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
- Tepme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekme
- Füsun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü
- Barı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çit
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü