Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, İlaç, Zehir
- Ellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Değmek
- Metruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakılmış, Kullanılmayan
- Silgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silecek
- Sismoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilim
- Sincap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değin
- Tesis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kuruluş, Kurum
- Görünen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahirî
- Tanışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanış Olma
- Tertip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Düzenleme, Sıralama, Koldaş, Dizgi, Hile, Komplo, Düzene Koyma, Hazırlama
- Akaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Dren, Ark
- Muavenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Kozak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kozalak
- Himayecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltimas
- Sabun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöven
- Muhtaç Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinmek
- Ortak Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak
- Tatminkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyurucu, İkna Edici, Kanaatlendirici, Uygun
- Kestirmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahminî, Yaklaşık
- Tıpkısı Tıpkısına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
- Ademiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Elektronik Beyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Vasıflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli
- Viyaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Çığırmak
- Engel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Köstek, Mahzur, Mani, Müşkül, Pürüz, Yük, Mania
- Duygu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı His, İhtisas, Kalp, Ruh
- Sefil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Kembağal, Yoksul, Perişan, Zavallı, Bayağı
- Yücelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek
- Hıfzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ezberlemek, Saklamak
- Sıvalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvamak
- Ekseriya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Genellikle, En Çoğu, Çoğun
- Hafriyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı
- Paratoner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldırımlık, Yıldırım Savan
- Koşun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşu, Ordu, Saf, Yarış
- Taze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Dinç, Yaş, Yeni, Yorulmamış
- Nale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnilti, İnleme
- Yüzyıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asırlık
- Soya Çekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım
- Mazlum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgin, Çilekeş, Kıyıma Uğratılmış, Zulüm Gören
- Yay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keman, Zemberek
- İftira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsnat, Kara, Tezvirat, Kara Çalma, Bühtan, Karacılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü