Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tırmık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
- Şifalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltıcı
- Ardıç Rakısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cin
- Sarmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Helezoni
- Kantarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınamak
- Abla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Bacı, Aba, Bacı, Mama
- Değinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Temas
- Dillendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Kımıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Kımıldamak
- Evveller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Çapkıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
- Cebretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- İncimiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın
- Mahal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki, Mevzi, Yer, Yöre
- Tekellüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
- Hareketsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet
- Öğretmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, Muallim, Muallime
- Dikkatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetik, Titiz
- Hayvani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılkısal
- Kartbasan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçkâğıtçı
- Ege kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veli
- Pasaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Dağınık, Düzensiz, Çapaçul
- Muharrirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazarlık
- Sefih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Uçarı, Düşkün
- Mikro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mini, Dar
- Sirayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Bulaşma
- Kinayeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Çelteşik
- Keçiboynuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harup
- Ustalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu
- Muallak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı; Bağlı, Bağınlı
- Yatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak
- Sivrilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- Yılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Korkmak, Usanmak, Ürkmek
- Sü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asker
- Bulaşmış Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- İltisak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme
- Hüveyda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr
- Gürültü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hengâme, Patırtı, Şamata
- Sınamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek
- Kasaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe, Belde, Bucak, Kent
- Asri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Çağdaş, Çağcıl
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü