Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Trap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hendek, Tuzak
- Erkânıharbiyeiumumiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genelkurmay
- Varyemez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eli Sıkı, Cimri, Pinti
- Denizaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sualtı Kayık, Tahtelbahir
- Kamu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Halk, Hep, İçtimaiyet, Amme, Maşer
- Meşgale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş, İş Güç
- Tutanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zabıt, Zabıt Ceridesi, Zab Varakası, Rapor, Mazbata
- Zamin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
- Velev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İster, İsterse, Eğer, Hatta, Velevki, Olsa Da
- Matrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Eğlence, Değnek, Gülünç, Hoş
- Gereksinim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
- Ömre Bedel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Güzel
- Barınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Yurt, Barı, Melce
- Mistisizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizemsellilik
- Telin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlemek
- Tabak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşkap
- Zarfında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçinde
- Umar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Müdüriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdürlük, Yönetimlik
- Şenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Festival, Bayram, Cümbüş, Neşe, Sevinç, Şölen, Şetaret, Donanma, Nüfus
- Taş Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
- Takribî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlama, Yaklaşık
- Kindik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göbek
- İkametgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut
- Leopar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbür, Pars
- Salavat Parmağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
- Singin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç, Sindirilebilen, Hazmı Kaabil
- Umut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Rüya, Ümit, Ferahlık
- Silkelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Etkilemek, Sarsmak
- Tüh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıklar Olsun
- İrat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Uyruklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyruktan Olan
- Süfli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Aşağı, Aşağılık, Bayağı, Kılıksız, Pis Kılıklı
- Sese Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oylamak
- Mizaçsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Alelumum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle, Genel Olarak, Bütün
- İlhak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Katmak
- Galip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenen, Üstün, Baskın, Üstün Gelen, Yenici
- Süprüntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp, Zirzibil
- Kanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- Yeğni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü