Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Takdimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu, Tanıtıcı
- Bilgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malumat, Vukuf, Bili, Bilim, Haber, Marifet, Olgun, Veri
- Lider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önder, Reis, Şef, Kösem
- Kroki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Çokça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla
- Hır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Dalaş
- Kült kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapma, Tapınma; Din; Dinsel Tören, İbadet, Ayin
- Kayıplar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Hayvani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılkısal
- Kiyaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varışlılık, Akıllılık
- Kısır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Yararsız, Yoz
- Lengitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Damıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmbik
- Eşref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Kutsal, Çok Onurlu, Çok Şerefli
- Yapma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapay, Yapmacık
- Dengelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarazlaştırmak
- Şahsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Hüviyet, Kişi, Kişilik, Kimse
- Mey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Şarap
- Sakır Sakır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Tercih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğleme, Seçim
- Mıhça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üvendire
- Necat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- Kentlileşmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
- İftira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsnat, Kara, Tezvirat, Kara Çalma, Bühtan, Karacılık
- Köy Muhtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
- Davetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı
- Müsekkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırıcı
- Camız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Kömüş
- Godoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Alışılmadık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü
- Gön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kösele
- Anane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelenek, Örf
- Beddua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Lanet, İlenç
- Şasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve; Otomobil İskeleti
- Şansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Çatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Ambargo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engelleyim, Yasal Yasak
- Ayartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırmak, Aldatmak, Saptırmak, Baştan Çıkarmak
- Nodullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Yarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferman
- Süssüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çıplak, Düz, Sade, Yalın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü