Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Karakolcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
- Yalgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilgım, Serap
- Hakeza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Böyle
- Cüzam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin Hastalığı
- Yakıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurmak, Yormak, Münasip Görmek
- Örtülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Müphem, Saklı
- El İşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşleme
- İşletmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
- Delik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Göz
- İstimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanma
- Ferişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melek
- Sol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çep
- Köşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemenici, Ayakkabı Tamircisi
- Bazen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimi Zaman, Arada Bir, Ara Sıra, Bazı, Kâh, Kimi
- Sulp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Katı, Nesil, Omurga, Bel, Zürriyet
- Endüstri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanayi, İşleyim, Uran
- İfliç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç
- Çardak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Talvar, Kameriye
- Müteessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış
- Yürek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine
- Kotasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer
- Yorumlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Yormak, Tefsir Etmek
- Muaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışık, İmtiyazlı, Özgür, Serbest
- Çekince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahzur; Rezerv, İhtiraz
- Modernlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlık
- Değgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ait, İlişkin, Dair, İlgisi Olan, Mütaallik
- Avunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Teselli Bulmak, Müteselli Olmak, Oyalanmak, Aldanmak, Yetinmek
- Tamuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Avarız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Peşinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndülcü
- Dizmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürettip
- Sızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
- Hitap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek
- Tamlayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirten, Tümleyen, Tayin
- Simil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı, Hemşire, Kız Kardeş
- Başarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffak Olmak
- Malihülya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Sevda, Kuruntu
- Dipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin, Esaslı, Köklü, Temelli
- Nanıaziz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek
- Koyulaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
- Yıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ören, Harabe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü