Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tula ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Erkli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muktedir, Nüfuzlu, İktidarlı, Güçlü, Kadir
- Mühimsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek
- Dişisel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuh
- Mutlaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle, Kuşkusuz, Yüzde yüz, Behemehâl, Herhalde, Ne Olursa Olsun
- Alicengiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Düzenci, Hileci, Üçkağıtçı Kişi
- İşaretleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmleme, İma
- Kucaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak, Sarılmak, Sarmak
- Nefiy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün
- Açıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzah Etmek, Tavzih Etmek, Göstermek, Yayımlamak
- Müddet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre, Zaman
- Gark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Boğmak
- Köşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tun, Bucak, Çene, İbik, Künç, Zaviye, Kuytu, Tenha, Ücra, Korner
- Soykırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyım, Genosit
- Sorti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
- Esin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlham
- Tecrübesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimsiz, Toy
- Yatalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatağan, Hastalıklı, Zayıf, Tifo, Tembel
- Köklenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
- Yakalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak
- Yitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp
- Minnettarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şükran
- Kan Basıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Parlamenter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili
- Konser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleti
- Salıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek, Koyuvermek, Serbest Bırakmak
- Kibrit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kav, Alışkan, Kükürt
- Birtakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi, Kimisi
- Acıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrıtmak, İncitmek, Yakmak
- Konferansçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
- Tekaüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burs, Emekli
- Mezoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaderi
- İnam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Vedia
- Kestirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Etmek, Sezmek
- İç Açıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferah
- Müspet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
- Jant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspit
- Söz Temsili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Gelişi
- Swift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı
- İnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
- Sıvışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Kaçmak, Sızmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü