Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Umde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlke, Prensip, Dayanak
- Dil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Gönül, Lisan, Yürek
- İnç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parmak
- Koyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
- Yansıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İletmek
- Herze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Anlamsız, Saçma, Saçma Söz, Zevzeklik
- İhsanıhümayun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Rütbe
- Yaçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fotoğraf, Kılık
- Göçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
- Dikbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı
- Dinleti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konser
- Vurgunculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Spekülasyon
- Kokmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koklamak, Kokuşmak
- Onarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamir
- Kıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
- Teleolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erekbilim
- Sessiz Harf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Sadeleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalınlaştırmak
- Online kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrimiçi
- Kanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
- Sebebiyet Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden Olmak
- Laçkalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Bollaşmak, Bozulmak
- Arkasında Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Mucizevî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansıksal
- Tost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık
- İkamet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Tecil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek
- Kafa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
- Mamure kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık
- Nabekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Haylaz, Serseri
- Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Görüş, Kuruntu, Rey
- Mübadele Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Peşin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndül, Önce, Önceden, Önden
- Köpek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İt
- Mahsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatılmış, Çevrilmiş, Sarılmış
- Yetişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Formasyon
- Gözcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmen, Nokta
- Pişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girgin, Olgun, Sırtık, Utanmaz, Vurdumduymaz, Aldırmaz, Yüzsüz, Alışmış
- Komplo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Kasıt, Suikast, Tertip, Tuzak, Gizli Düzen
- Taşıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fosil, Mütehase
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü