Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uyarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Haberdarlık Etmek
- Geçişsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım, Tesirsiz
- Aracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasıta, Arabulucu, Komisyoncu, Simsar
- Şutör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruşçu, Atışçı
- Sumen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Altlığı
- Şano kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
- Daylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Değerinde Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek
- Tevziat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Peydah Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyda Olmak
- Konser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleti
- Tebriye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Reisicumhur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cumhurbaşkanı
- Fasikül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüz
- Şahsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Hüviyet, Kişi, Kişilik, Kimse
- Mürettep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Tertipli
- Kaşalot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala
- Bilişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenmek
- Üstyapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst Dikili
- Susma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Et Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Enayi, Kaba
- Çodar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celep
- İnkişaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak
- Asitane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstanbul
- Ikınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek
- Yargılama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiri, Muhakeme
- He kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evet
- Destar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Sarık
- Kütük Demir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütük
- Mala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macun, Sürgü
- Bilumum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu
- Kalıplı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Mübadele Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Silindir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubur, Yuvak
- Karamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek
- Nefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Er, Kişi, Süer, Kimse
- Şımarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erköyünleşmek
- Kömek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzaheret, Torpil, Yardım
- Borç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
- Başa Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak
- Medyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâhin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü