Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yabanc Dil ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Meteor Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- Sürüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaymak
- Eğilimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Meyyal
- Göçmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme, Muhacir
- Raks Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- Hissiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygular
- Ruhi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel
- Meşru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasal, Kanunlu, Törel, Yollu
- Elerki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demokrasi (doğrusu el erki)
- İpotek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girev, Tutu, Rehin
- Ailevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maaile
- Nötralizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansızlaştırma, Yüksüzleştirme
- Çeşmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Çerçeve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık
- Ruhlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı
- Berhudar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu
- Doğma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit
- Lüzumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gerekli, Lazım
- Yalavaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peygamber
- Tente kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Gölgelik
- Katışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Halis, Has, Saf, Som
- Kerrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpım Tablosu
- Süsleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezhip
- Kömüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Camız
- Germek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Uzatmak
- Başvekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- İtidalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Soğukkanlı
- Hanedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanlık, Sülale, Büyük Aile
- Tahtası Eksik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Şaşkın
- Araştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
- Hap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek, Yutmak
- Düşkünlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptila, Merak, Zaaf, Zül
- Haksızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizlik, Mağduriyet
- Üstün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Kudretli, Kuvvetli, Seçkin, Üst Gelen, Yenen, Kazanan, Daha Elverişli
- Düşmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık, Adavet, Husumet
- Kararmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyahlaşmak, Kederlenmek, Canı Sıkılmak
- Kocabaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş
- Bitki Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Botanik
- Defol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddol
- Örgütleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
