Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yabansmak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Yakalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
- Elbise kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Esvap, Libas, Urba, Giyecek, Giyim, Paltar
- Aydın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Entelektüel, Münevver, Kültürlü, Okumuş, Görgülü, İleri Düşünceli, Işık Alan, Işıklı, Aydınlık, Sarih, Somut, Vazıh, Veciz, Ziyalı
- İçin İçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli Gizli, Yavaş Yavaş, Açığa Vurmayarak
- Tedricen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitgide, Giderek, Yavaş Yavaş, Azar Azar, Derece Derece
- Tecrübe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak
- Dikilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Engellemek
- Bulanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Puslu, Dumanlı
- İkram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlama, Sunma; İndirim
- Sefih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Uçarı, Düşkün
- Ehli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlileştirme, Evcil
- Kalıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miras
- Murakabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetleme, Denet, Nezaret, Teftiş
- Sezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezgi
- Güçlükler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülat
- Pis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkli, Fena, Karışık, Kirli, Kötü, Leke, Murdar, Zararlı, Sevimsiz, Güç, Lekeli, Mülevves
- Elastik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esnek
- Dışa Vurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade
- Atlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek
- Surat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Sima, Somurtkanlık
- Muhtel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk
- Sefir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
- Geçit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Bel, Belen, Derbent, İntikal, Transfer
- Celallenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Büyüklenmek
- Verimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Çorak, Kısır, Sıfır, Yetersiz
- Keriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Çirkef, Kumar, Pislik, Geriz
- Herhangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastgele
- Müsademe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Vuruşma
- Fuzuli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz, Gereksiz, Boşuna, Haksız, Sürevsiz
- Pesimist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser
- Çirozluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık
- Pıtrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Sık
- Muhtemel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umulur, Beklenir, Olası, İhtimalî, Mümkün
- İstikbal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ati, Gelecek
- Mahkeme Kapısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Şuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Sazak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bataklık
- Ağyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancılar, Başkaları
- Mefsuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Ölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Vefat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü