Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yedek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Redif, Yular
- Alesta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harekete Hazır, Tetikte
- Uzatılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzantı
- Yıkımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahribat
- Delicik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözenek, Mesame
- Ziyaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Yatır, Türbe, Görme, Göret, Görüş
- Ülke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet, Diyar, El, İklim, İl, Memleket, Mülk, Toprak, Yer
- Tükenmez Kalem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez
- Temaşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Seyretmek
- Geçinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Maişet
- Çağcıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş, Asrı, Modern
- İğrenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinç, Mekruh, Müstekreh
- Çalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Tafra, Şişinme, Kibir, Caka, Fiyaka, Gurur, Jest, Kurum, Loka, Menzil, Tekebbür, Erim
- Yülüme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıraş
- İltica Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak
- Teklif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önermek
- Tavassut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık, Ara Bulma, Araya Girme, Aracılık Etme
- Mağfiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlanma
- Sazende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sazcı
- Homurdanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mırıldanmak
- Oluşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Tezahür
- Cüretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız, Yürekli
- Temdit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak
- Ufacık Tefecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz
- Ölü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş
- Sebep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
- Olası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Muhtemel
- Aşina Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Tanımak
- Computer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Koyuvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koymak, Salmak
- İş Bırakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grev
- Durmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Hareketsiz Kalmak, Beklemek, Dayanmak, Dinmek, Eğlenmek, Kalmak, Kesilmek, Yaşamak, Yüzmek
- Garantör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenceci
- Kayırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, İltimas Etmek, Gözetmek, Himaye Etmek, Himayecilik Etmek, Kohumbazlık Etmek, Himmet Etmek
- Erköyünleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarmak
- Kök Salmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Tutsaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esaret
- Nohut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezelye
- Tepme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekme
- Kolera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veba
- Asabileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Sinirlenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü