Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yorumlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Yormak, Tefsir Etmek
- Okul Çocuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
- Terbiye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek, Törpülemek
- Veyahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
- Şık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarif, Güzel, Kıvrak, Seçenek, Uygun, Yerinde, Modaya Uygun, İnce, Yol, Çıkar Yol
- Kuda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünür
- At Bakıcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyis
- Hop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayan
- Dik Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, İnatçı, Huysuz
- Bakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Şaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak, Şaşalamak, Tanlamak, Hayret Etmek
- Sahabet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak, Korumak
- Kaçıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak, Sızıntı
- Barometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer
- Süreç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vetire
- Muhayyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayali, Hayal Edilmiş, İmgelenen
- Loda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Küme, Yığın
- Toprak Sahası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsa
- Hususiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Ahbaplık, Bilhassa
- Elektronik Beyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Temizleyici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtıcı
- Bahse Girmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüccet Etmek, Mübahase Etmek
- Usare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özsu
- Aşiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mesken
- İlke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prensip, Kural, Yöntem, Esas, Umde, Unsur, Öge, Temel, Kanış
- Serdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başbuğ
- Müşerref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şereflenmiş, Onurlanmış
- Kurşun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Mermi
- Dua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış, Fatiha, Yalvarma
- Sarıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıasma
- Damla Taş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt
- Mahsus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilhassa, Aşikâr, Belli, Has, Kasten, Münhasır, Özel, Özellikle, Özgü, Şakadan, Ayrıca, Bile İsteye
- Süzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahmur, Güçsüz, Zayıf
- Güven Oyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtimat Reyi
- Endokrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçsalgı
- Kelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Foya
- Katışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Halis, Has, Saf, Som
- Çangal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırık
- Devrisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertesi
- Şiraze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerit; Düzen, Çığır
- Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü