Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Talimatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmelik
- Ari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Hür, Özgür
- Deneyimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübesiz, Toy
- Pek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Dayanıklı, Katı, Sağlam, Sert, Sıkı
- Fitnekârlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Portbagaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj
- Müdrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamış, Aklı Ermiş
- Müsteşar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcısı, Yönetken
- Taksim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Bölüşmek
- İtinalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli
- Şeker Hastalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
- Mini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Ufak
- Metruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakılmış, Kullanılmayan
- Dallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budamak
- Taşıyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haiz
- Temelleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs
- Pasif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepkisiz, Edilgen, Çekingen, Durgun
- Yürürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet, Hareket, İş, Geçerlik
- Konstitüsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Mektepli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okullu, Öğrenci
- Yahudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musevi
- İçtimaiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu
- Harp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, Savaş, Muharebe
- His kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, Duyu, Kalp, Sezgi, Sezme
- Heybet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehabet; Büyüklük, Ululuk, Azamet
- Mütalaa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
- Yerey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arazi
- Spekülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Düzen; Kurgu, Saptırma
- Tutulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Bakanlar Kurulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet
- İliştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmak, Takmak
- Müddetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreli
- Suvarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulamak
- Türev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müştak
- Simsarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık
- Sarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pansuman
- Sabun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöven
- Manyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Müptela
- Vesile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep
- Hörgüç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Güven
- Yurt Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çet El
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü