Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zampara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Keskin, Kadıncıl, Keskin, Zendost, Hovarda, Çapkın
- Akse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kriz
- Rençber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
- Kahır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme
- Ad Çekme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kura
- Şakuli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Düşey
- Sıkışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
- Tavır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra
- Ekip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kol, Takım, İş Takımı
- Rütbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra
- Kravat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı
- Ortaya Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dökmek
- Balçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabza
- Nezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adak
- Selemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
- Takdim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Tanıştırmak, Tanıtmak
- Kılsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelek
- Arı Teknesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Velut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğurgan, Üretken, Barlı, Mahsullü, Verimli
- Part Time kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarımgün
- Kapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Kantar, Tele
- Prens kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tigin
- Yurttaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatandaşlık
- Pençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El
- Garantilenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinleşme
- Yandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Profilden
- Geçkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
- Başvuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
- Ölçüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Gelişigüzel, Rastgele, Vezinsiz
- İstisnasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksız
- Çakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
- Kokoroz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
- Haber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havadis, Bilgi, Salık, Söylenti, Sorak, Yenilik, Yüklem, Salkı, Uçar
- Tamircilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmanlık
- Seciye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf, Huy, Karakter, Yaradılış, Özyapı, Ira
- Karamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş (Hayvan)
- Uzaduyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Telepati
- Kaygılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Meraklanmak
- Vize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmi İzin; Ara Sınav
- Tapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Bulmak
- Karamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü