Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
eri ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Ana-Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
- Set kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Grup, Kaş, Seki, Takım, Bağla, Sedir, Çıkıntı, Bölüm
- Bünye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı
- Raddelerinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sularında
- Nutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söylev, Söz
- Dikit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Stalagmit
- Hülasa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Rölyef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabartma
- Lakırtı Kavafı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Sandalye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskemle, Koltuk, Kürsü, Makam, Mevki, Orun
- Kulp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahane
- Tutkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
- Çıkışmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetmemek, Eksik Kalmak, Az Gelmek
- Şiddetlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek, Pompalamak
- Mevzilenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki Tutmak
- Zeval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
- Değiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Yanaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhalif
- Pörsük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmış, Porsumuş
- Esrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırlar, Gizler; Duman, Keyif, Maden, Mal, Ot, Uyarıcı, Sarhoş Edici, Uyuşturucu Zehir
- Beher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Her Bir
- Nöker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak, Yamak
- Edebiyatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıncı, Yazınbilimci
- Muhasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatan
- Sinik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
- Ortaya Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dökmek
- Beğeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevk, Gusto, Tabiat
- Saadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutluluk, Mut, Ongunluk
- Estetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedii, Güzel Duyu
- Barikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel
- Beletçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletken, Kondüktör
- Kümes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İn
- Sonuçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Neticelenmek, İntaç Edilmek
- Baş Döndürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Sertlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Boşaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Tahliye Etmek, Dökmek, Aktarmak, Açmak, Çıkarmak, Kotarmak, Kusmak
- Başarısızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffakiyetsizlik
- Son Kânun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
- Altüst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Duyma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sema
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü