Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
renerek ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Sersem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sangı, Dümbelek, Şaşkın
- Tıbben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkça
- Mouse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keme
- İmdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Şimdi
- İstila Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Kaplamak, Sarmak
- Ebed kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bengi
- Galeta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peksimet
- Toksin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağı
- Mihsap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abaküs
- Tabiatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğacılık
- Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- Peyke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
- Acılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik
- Armağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr
- Iralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakterize Etmek
- Karşıtçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleyhtar
- Mecbur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- İstirahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Tatil, Rahat Etme
- İm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Eser, Gösterge, İşaret, Telmih, Belirti, İz
- Cani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Gaddar, Katil, Kıyaç
- İnisiyatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncecilik
- Ön Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddime
- Çalgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz, Enstrüman
- Kavalye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş
- Hapşırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksırık
- Belirten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamlayan
- Cürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Yanlışlık, Kusur, Hatadan Doğan Durum
- Samanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merek
- Arılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Sadelik, Saflık
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek, Kaymak, Konaklamak, Ulaşmak, Uzamak, Varmak, Vurmak, Yıkılmak
- Mazruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçerik
- Adi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz
- Özlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Darıkmak, Hasretini Çekmek, Sağınmak, Susamak
- Kıskanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekememek, İmrenmek, Haset Etmek
- Heyhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazık
- Teessürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
- Garez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Kin, Düşmanlık
- Sonsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyet
- Maşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü