Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Özenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
- Bakılırsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Erken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Er
- Taraftar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Gidiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
- Halef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl
- Panoramik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörüsel
- Alamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İşaret, İm, Nişan, Emare
- Dolanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Geçinmek, Gezmek, Karışmak
- Evre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Merhale, Mertebe, Safha, Faz
- Tabaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katman, Derece, Kat, Tütünlük, Kesim, Topluluk, Sınıf
- Çandır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Melez, Yaban
- Mudil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık
- Tavizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödüncü
- Sepilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
- Resmiyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
- Müsaade Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Madun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alt
- Muhteris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırslı
- Pedagojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsel, Eğitimbilimsel
- Halsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dermansızlık, Bitkinlik
- Şan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ün, Saygınlık, Yücelik, Gösteriş, San, Şöhret, Büyüklük
- Bandıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak
- İşyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memur
- Facialı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feci
- Kaybetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilgi
- İkna Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak, Kanmak
- Paytak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık; Piyon
- Korner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
- Şans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Güman, İhtimal, Kısmet, Talih, Uğur, Yıldız, Felek
- Göçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
- Tutsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esir, Köle, Kul
- Hahiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
- Tefviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhale
- İdman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jimnastik, Spor, Bacanma, Bacanış
- Okus Pokus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Hile
- Sarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
- Gayret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Ceht, Efor, Himmet, Hız, Uğraşma
- Başucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semtürreis
- Serili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmış, Serilmiş
- Seçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saylamak, Ayırmak, Bulmak, Görmek, Tanımak, Teşhis Etmek, Farklı Görmek, Üstün Görmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü