Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Evre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Merhale, Mertebe, Safha, Faz
- Balya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deng
- Yükselme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terakki, Terfi
- Kalıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
- Eskiden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Evveller, Geçmişte
- Sirkülâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım
- Han kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kervansaray
- Farenjit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yutak Yangısı
- Gergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli
- Başkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reis, Sadır
- İstikrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Karar Tutma, Sabitlik, Kararlılık
- Hacim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oylum, Cirim
- Literatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Yazın, Edebiyat, Kaynak
- Nazarıitibar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkat, İlgi
- Turne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Gezisi
- Kriminoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçbilim
- Kertik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Oturum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İclas, İkamet
- Satmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslamak, Vermek
- Önemlice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi
- Hurdahaş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak
- Bilyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milyar
- Pinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı, Hasis
- Berhudar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu
- Benibeşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan
- Bölünen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maksum
- Baş eğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
- Şahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Işıldamak, Kükremek, Parlamak
- Haraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Öfke, Sinir
- Faizli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üremli
- Taşra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eyalet, Kenar, Dış
- Delilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinnet
- Oranlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek, Hesaplamak, Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Ölçmek
- Ağızsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Yumuşak Huylu
- Katılım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak
- Konuşkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbaz, Danışkan
- Teşkil Edilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilatlanmak
- Müzekker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eril
- Gır Gır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komik, Matrak
- Hissetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyumsamak, Sezinlemek, Anlamak, Duymak, Paykamak, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Kesat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek, Durgunluk, Yokluk, Kıtlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü