Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Şapadanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Sofa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hol
- Urgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kement, Halat
- Kalitesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Adi
- Son Teşrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
- Bahsetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Söz Söylemek, Söz Etmek, Temas Etmek
- Ama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakat, Lakin Ancak, Yalnız, Ne Var Ki, Şu Da Var Ki
- Oturmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök Salmış, Yerleşik
- Alıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak
- Islah Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslanmak
- Yaralanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, İncinmek, Kırılmak
- Terkip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim, Tümleme, Birleştirme, Takım
- Çekinmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzsüz
- Etanol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkol
- Savaşçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muharip, Cengâver
- Kıkırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Asılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askı
- Yırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlak, Pejmürde, Arsız
- Ebleh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Alık, Akılsız
- Nazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naz Etmek
- Suizan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku
- Tükenmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Sanatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr
- İfliç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç
- Fan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane, Vantilatör, Yelletke
- Dört Dörtlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Mükemmel, Tam
- Tecim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Ticaret
- Plaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal, Çimerlik, Kumluk
- Garp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı, Günindi
- Direnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüslemek, Karşı Durmak, Üstelemek, Ayak Diremek, İnat Etmek, Israr Etmek, Taannüt Etmek
- Çay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz
- Gidişat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Davranış, Tutum
- Apse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban, İltihap, İrin Birikimi
- Girev Götürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haczetmek
- Yapımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prodüktör
- Yönetici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdareci, Yöneten Kişi, Menajer, Rehber
- Barhana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Küçük Kervan, Göç, Göç Eşyası, Kullanışsız Konak
- Kompozisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşke, Yazılı Çalışma, Tahrir, Kitabet
- Vira Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Toplamak
- Matuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelik
- Sınıflamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölümlemek, Gruplandırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü