Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Terkip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim, Tümleme, Birleştirme, Takım
- Provoke Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Uyuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
- Komite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Encümen
- Peşkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havlu, Peçete
- Ödenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Tahsisat, Ayrıltı
- Frengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenirce, Sifilis
- Telesimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- Dalkavukluk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Neoplazma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
- Görkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debdebe, Gösteriş, İhtişam, Şaşaa, Şatafat, Tantana, Haşmet
- Yüz Sathı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
- Beyazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
- Kârlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazançlı
- Apansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aniden, Ansızın, Birdenbire, Apansızın
- Hayalperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşsever, Düşlemci
- Mihenk Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denektaşı, Mihenk
- Mahkeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıevi, Yargı Yeri, Duruşma
- Güvence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garanti, Teminat, İnanca
- Gafilce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymazca
- Girişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Teşebbüs
- Eklenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek, İlişik
- Isıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Ödünleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödün
- Anı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatıra, Yadigâr
- Namuslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru
- Pisik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi
- Tıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokmak
- Tekabül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- Mısdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüt
- Sebzevatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manav
- Kar Uçkunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığ
- Esas Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Çoban Yıldızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan
- Gerçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakiki, Asıl, Başlıca, Ciddi, Doğru, Doğruluk, Hak, Hakikat, Sadık, Sahici, Tam, Temel, Vaki, Sahiden
- Istampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür
- Teşebbüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişme, Girişim, Deneme, El Atma
- Kurumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağrur
- Kademhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, Ayakyolu
- Oyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkedilmek, Kazıklanmak
- Biriktirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Tutmak, Yığmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü