Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Aşhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafeterya, Lokanta, Mutfak
- Tasma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halta
- Necat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- Güdük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Laptop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizüstü
- İlk Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acil Yardım, Tacilî Yardım
- Yeğnik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
- Meşale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşal
- Programsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlencesiz
- Köpyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Piramit
- Kuvertür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü
- Verimkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Atışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa, Tartışma, Kavga
- Meçhul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinmeyen, Belirsiz, Bellisiz, Bilinmedik
- Laiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgenlik
- Almaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
- Buyurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emretmek, Almak, Demek, Etmek, Geçmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Söylemek
- Nasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Kesinlikle, Ne, Nice, Ne Gibi, Ne Türlü, Neyle
- Gayretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışkan, Azimli, Çabalı
- Danışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvazaa
- Döşem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
- Raci Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Dokunmak, İlgilenmek
- Sığmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girmek
- Hayatağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Halkiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Folklor, Halk Bilimi
- Kurultay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kongre
- Zehirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağısız
- Mırıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırlamak
- Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklık, Çare, Sistem, Yolculuk, Defa, Erkân, Ezgi, Gaye, Hat, Hız, Kere, Kez, Maksat, Metot, Minval, Muamele, Reçete, Sefer, Sırat, Suret, Şekil, Tarz, Uğur, Usul, Vadi, Yöntem, Araç, Nizam, Tutum, Gidiş, Amaç
- Musibet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Uğursuz
- Zabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subay
- Peki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evet, Pekâlâ, Tamam, Yakşı
- Zımnında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Zırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırıldamak
- İmam Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Pafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yivaçar, Yivleç, Leke
- Simsarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık
- Sermuharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
- Kanaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İnanç, Kanı, Kanıklık, Soğum, Yetinme, Doyum
- Göz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn
- Tanrısal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlahi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü